Hayallerinin Peşinde Okyanusları Aşan Yıldız Rosé

Rosé’nin çocukluk hayallerinden BLACKPINK başarısına, ilk solosu ve global etkisine uzanan yolculuğunu keşfedin.

Kapak Fotoğrafı Kaynak: K-pop Türkiye

K-Pop’un uluslararası arenadaki en güçlü kadın seslerinden biri olan Roseanne Park, sahne adıyla Rosé, yalnızca vokaliyle değil, sanatsal duruşu ve küresel markalara uzanan etkisiyle de çağının ötesinde bir sanatçı olarak öne çıkıyor. Yeni Zelanda’da başlayan, Avustralya’da şekillenen ve Güney Kore’de yıldızlaşan bir yolculukla, Rosé bugün K-Pop’un dünya çapında en tanınan yüzlerinden biri.

Fotoğraf Kaynak: K Content

Çocukluk ve Müzikle İlk Tanışma

11 Şubat 1997 tarihinde Yeni Zelanda’nın Auckland şehrinde dünyaya gelen Rosé, Koreli bir ailenin iki kızından küçüğüdür. Yedi yaşında ailesiyle birlikte Avustralya’nın Melbourne kentine taşındı. Canterbury Girls’ Secondary College’de eğitim gördüğü dönemde müzikle ilgilenmeye başladı; kilise korosunda gitar çaldı, şarkı söyledi ve performans sergiledi.

Babası, onun sesine olan güveniyle 2012 yılında YG Entertainment’ın Avustralya’da düzenlediği seçmelere katılmasını önerdi. Rosé, 700 katılımcı arasından birinci seçilerek YG ile sözleşme imzaladı ve aynı yıl Seul’e taşındı.

Blackpink ile Çıkış: Küresel Bir Fenomenin Doğuşu

YG Entertainment, Rosé’yi Haziran 2016’da Blackpink’in dördüncü ve son üyesi olarak tanıttı.
Grup, aynı yıl yayımlanan Square One albümüyle “Boombayah” ve “Whistle” şarkılarıyla çıkış yaptı.
Rosé, grubun ana vokali olarak güçlü, duygusal ve benzersiz ses tonuyla kısa sürede dikkat çekti.

Fotoğraf Kaynak: Korea Boo

2021: Solo Kariyer ve Rekorlar

YG Entertainment, 2020’de Rosé’nin solo çıkışını duyurdu.
12 Mart 2021’de yayımlanan “R” adlı ilk solo albümü, kısa sürede büyük başarı elde etti.
Albümün başlık şarkısı “On the Ground”, yayınlandığı ilk 24 saatte 41,6 milyon izlenmeye ulaştı ve böylece Güney Koreli bir sanatçıya ait en yüksek izlenme rekorunu kırdı.

Şarkı, Billboard Hot 100 listesinde 70. sıraya, Global 200 ve Global Excl. U.S. listelerinde ise birinci sıraya yerleşerek, bir Koreli solo sanatçı için tarihî bir başarıya imza attı.
Rosé, bu çalışmayla iki Guinness Dünya Rekoru kazandı:

  • Billboard Global 200’de yer alan ilk Koreli kadın solist,
  • 24 saatte en çok izlenen YouTube müzik videosuna sahip kadın K-Pop sanatçısı.

Albümün ikinci parçası “Gone”, Rosé’nin duygusal vokalini öne çıkaran minimalist yapısıyla eleştirmenlerden olumlu yorumlar aldı.

"APT." ile İş Birliği ve Küresel Müzik Dünyasında Yeni Adımlar

Rosé, solo başarısının ardından durmadı ve küresel müzik sahnesindeki yerini daha da sağlamlaştırdı. Bunun en büyük kanıtı, pop efsanesi Bruno Mars ile "APT." şarkısında yaptığı iş birliği oldu. 2025 yılına damgasını vuran şarkı, yayınlandığı andan itibaren TikTok ve diğer sosyal medya platformlarında viral bir akıma dönüşerek tüm dünyayı etkisi altına aldı. Bu proje, Rosé'nin farklı müzik türlerine ne kadar kolay adapte olabildiğini ve uluslararası arenada ne kadar büyük bir yıldız olduğunu bir kez daha gösterdi.

Moda Dünyasında Rosé’nin Parlayan Etkisi

Sanatsal kimliği, moda dünyası tarafından da hızla keşfedildi. Dünyaca ünlü lüks markalar Saint Laurent ve Tiffany & Co. gibi devlerin global elçisi oldu. Paris Moda Haftası'nın en çok konuşulan isimlerinden birine dönüştü. Onun zarif, modern ve çabasız şıklığı, onu sadece bir müzik yıldızı değil, aynı zamanda bir stil ikonu haline getirdi.

İçerik Kaynağı: Vikipedi

Yorum Yap

Sosyal Medyada En Çok Bu Hashtag'lerle Arandık!